(2 / 2)
“Her nereye gidersen git, yolun sonunda, yine kendinle karşılaşırsın.”
TS Eliot

İNSAN olmak bir büyük yolculuktur …
Yaşandıkça çoğalan, çoğaldıkça paylaşılan, paylaşıldıkça anlaşılan bilgilerden örülür bu yol ..

Her an yeniden başlarmışçasına güçlü ve cesur olmayı ister …
Bizlerin hayat yolculuğu içinde çoğu kez yaşadığı ama üzerinde durmaktan kaçındığı küçük duyguları önemli kabul etmemizi ister …
Kendimizi önemsememiz gerektiğini hatırlatır …
Övünmemize ve olduğumuzdan farklı görünmemize izin vermez. Uzunca bir süre ben demekten vazgeçirmek için eğitir bizi ta ki öz benliğimizi tam olarak tanıyıncaya kadar. Bu yüzden de bu yolun adı, taşı, toprağı İNSAN ‘dır.

İnsanlık, tek bir gerçeklik değil,
ulaşılan gerçekliklerin yani boyutların tamamlanmış halidir.

İnsan kendi özüne varmadan yaşamına tanım getiremez. İNSAN için gereken, tanım getirmek değil, bilincine varmak, farkına varmaktır, biz varlığımızın bütünüyle tanışmayı reddedersek o zaman ortaya bir garip kısır döngü çıkar. Bu reddediş, yalnızca bu düşünceleri reddetmek değil bu düşüncelerin özünü yani İNSAN’ı da reddetmek olur. Ölçülemeyen bir zaman kavramı ile tanımlanabilen ve bizim de şu an parçalarını oluşturduğumuz büyük resmin özü, İNSAN’dır. Ama bu İNSAN, bilinen tanımı ile insan değil; tüm dünyanın ve diğer evrensel varlıkların birleşmesinden, bütünleşmesinden oluşan İNSAN’dır. İşte beklenen bu İNSAN’ı gerçekleştirmektir.

İNSAN hiç bir beklentisi olmayan yani varoluştaki İNSAN’dır. Onda negatif ego olmadığı gibi pozitif ego da yoktur. Tam anlamıyla nötrdür, bütündür.

Düşünce, sevgi ve sevgiye bağlı hoşgörü, saygı gibi değerler “İNSAN” potansiyelinin basit ifade şekilleri olarak türer. İNSAN’ın en büyük özelliği de özgürlüğüdür.  

İNSAN olma yolunun yolcuları geleceğe hazırdır,
umut ve güç taşırlar geleceğe …


“Arınmış Varlık; İNSAN” çalışması ve notları, İnsanlık Güneşi Vakfın’a ait olup her hakkı saklıdır.
İzin alınmadan ve referans gösterilmeden kullanılamaz.