Kurumsal Kimlik Çalışmamız;
Vakfımızı doğru ölçütlerle tanımak, kurumsal kültürümüzü tanımlamak, ortak bir dil ve anlam birliği oluşturmak üzere kuruluşumuzdan bir yıl sonra, Haziran 2000’de ‘Kurumsal Kimlik’ çalışmamıza başladık ve Temmuz 2001’de tamamladık. Profesyonel süreçlerle ve tüm üyelerimizin katılım ve katkı sağladığı çalıştaylarla vizyon, misyon ifademizi, ortak değerlerimizi ve hedeflerimizi belirledik.
2004 yılında ortak değerlerimize yönelik daha kapsamlı bir çalışmaya ihtiyaç duyduk. Ortak dilimizi olgunlaştırmak ve ortak değerlerimizi tanımlamak ve anlamak amacıyla bir dizi çalıştay yürüttük. Aşağıda ifade edilen değer ve tanımlar, tüm vakıf üyelerimizin katılımıyla oluşturulan ortak tanımlardır.
2007 yılında mevcut durum GZFE (Güçlü – Zayıf – Fırsat – Engel /SWOT) analizini ve değerlendirmesini de yaparak hedeflerimizi yeniden gözden geçirmeye ve gerçekleştirmeye yönelik bir sizi çalıştay düzenledik.
Vizyon ve Misyon ifadesi:
Yurt ve Dünya barışına katkı sağlamak üzere toplumun geleceğinden ve gelişiminden kendini sorumlu tutan ‘yüksek ideal sahibi’ bireyler, toplumsal öncüler yetiştirmek; insani değerlerin canlandırılmasına ve dünyaya yeni değerler kazandıracak yeni bir ‘insanlık anlayışının’ oluşturulmasına hizmet etmektir.
Amaç:
İnsan ve toplumun; yaşam, duyarlılık, eğitim, sorumluluk, hizmet bilincini ve kalitesini yükseltmek. Başta içinde yaşadığımız toplumun ve insanlığın uzlaşma, barış, özgürlük, eşitlik ve demokrasi gibi yüksek evrensel değerleri hayata geçirmiş bilinçli bir topluma kavuşabilmesi için hizmet etmek. Bu ideali benimseyen kişi ve kurumlarla işbirliği yaparak ulusal ve evrensel barışa katkı sağlamak.
SEVGİ; Her şeyin özünde var olan temel yaşam değeridir.
- Koşulsuzdur.
- İçten ve doğaldır.
- Paylaştıkça çoğalır.
- Yaratıcılığın kaynağıdır.
- Sorumluluktur.
- Emek ve özen ister.
GÜVEN VE GÜVENİLİRLİK; Öz, söz, eylem birliğinin dengesi ve sağlamlığıdır.
- Samimiyet ve içtenliktir.
- Emin olmaktır.
- Kendimize verdiğimiz sözü tutmaktır.
FARKINDALIK; Sezgi ve bilgiyi birleştirerek öz gözlem ve öz denetim yoluyla bilinçli yaşamaktır.
- Şimdi-burada olma kültürünü geliştirmektir.
- Aydınlanmaktır.
- Bilinçli Farkındalıktır.
- Bilmek ve anlamaktır.
- İdrak etmeye alan açmaktır.
DEĞİŞİM VE GELİŞİM; İstek, kararlılık ve azimle yenilenmeye doğru sürekli yol almaktır.
- Hiç bitmeyen yolculukta yaşadığımız aşamalardır.
- Esneklik ve cesaret gerektirir.
- Kendini aşmaktır.
ÖZGÜRLÜK VE BAĞIMSIZLIK; Aklın ve gönlün üstündeki kısıtlamalardan arınma ve gerçek kendi olma halidir.
- Bütünden görebilen insanın temel özelliğidir.
- Sınırlardan arınmış, verimli düşünce ve uygulamalardır.
- Kendini gerçekleştirmenin eylem halidir.
BÜTÜNLÜK BİLİNCİ; Her şeyin ve her düşüncenin bir bütünün parçası olduğu ve her parçadaki bütünlük bilincinin değer taşıdığı anlayışıdır.
- Birlikte, uyumlu ve dengeli yaşama sorumluluğunu getirir.
- Özde bir olduğunun farkına varmaktır.
YARATICILIK; İnsanın içindeki sonsuz kaynağı her an yeniden keşfederek içsel zenginliği yaşama yansıtması ve değer katmasıdır.
- Kendinde var olanı ortaya çıkarmaktır.
- Özün keşiflerini hayata geçirmektir.
- İnsanın kendini sürekli yenilemesidir.
- Coşku, eylem ve yenilik yaratıcılığın çocuklarıdır.
BARIŞ; İnsanın içindeki uyum, denge ve dinginliği yaşama geçirmesidir.
- Çeşitlilikleri kapsar.
- Sevgi, saygı, hoşgörünün toplumlara yansımasıdır.
- Güveni temel alır.
- Evrensel değerlerin yaşanabilir olma halidir.
- Huzurlu ve verimli olmak barışın çocuklarıdır.
SORUMLULUK; Kendini ve ÖZ’ün sözünü gerçekleştirme yolunda olabileceklerini olmayı, yapabileceklerini yapmayı özgür iradesi ile seçmektir.
- Adanmışlığın, sözün görünür halidir.
- Hedefe bağlı olmaktır.
- Farkındalığı yaşama geçirmeyi gerektirir.
- Çalışmak ve üretmektir.
Amacı gerçeğe dönüştürebilmek için ortak değerler referans alınmış ve bu çerçevede iki temel hedef belirlenmiştir:
- İnsanlık Üniversitesi*: İnsanlık Üniversitesi, dünyaya yeni değerler kazandıracak yeni bir ‘insanlık anlayışı’ projesidir.
- Evrensel Kültür/Uygarlık Merkezi: Dünyada var olan tüm kültürlerin farklılıkları ve zenginlikleriyle yaşam bulması ve kendini ifade edebilmesi için evrensel bir kültür platformu oluşturma projesidir. İnsanlık var olduğu günden bu yana insanın kendini tanıma ve gerçekleştirme serüveninde oluşturduğu tüm kültürler insanlık ailesinin en büyük ortak hazinesidir. Bu hazineye zemin olacak bir merkezi Anadolu’da kurmak en büyük özlemimiz ve insanlığa sunulacak en güzel hediyedir.
Başta İnsanlık Üniversitesi olmak üzere tüm ana hedeflere altyapı oluşturmak için, kurumsal kimlik çalışmalarımızın bir ürünü olarak; ‘Bilgelik Okulu‘ ve ’Sanat Kültür Okulu‘ çalışmalarına 2009 yılında başlanmıştır. Tüm rutin faliyetlerimiz, proje ve atölye çalışmalarımız insanlık üniversitesi fakülteleri misali bu iki okul bünyesinde yürütülmektedir.
Bilgelik Okulu, Bireysel ve Toplumsal gelişim farkındalığına hizmet etmek üzere;
İNSAN’ın bütünlüğü(nü) keşfetmesi, içsel farkındalığını derinleştirmesi ve toplumsal gelişim konularında sorumluluk alabilmesi için varlık bilincinin yükselmesine destek olan ortam hazırlar, alan açar.
Bilgelik Okulu Faaliyetleriyle;
Bireysel ve toplumsal gelişimin yaşandığı ‘geleceği, bugüne dönüştüren’ ‘yeni bir insanlık anlayışı ve bilinç farkındalığı’ için gerekli araştırmalar yapar. Bu araştırmalarla ‘doğmakta olan yeni bütünsel bilinci anlama, tanıma ve doğuracağı yapı, kültür, sosyal yapı ve sistemleri’ öngörmek için birlikte çalışır ve bu çerçevede ortak bir farkındalık ortamını geliştirmek üzere çalışır.
Bilgelik Güneşi Derneği ve İnsanlık Güneşi Vakfı, vizyon, misyon ve hedefleri için çalışırken Bilgelik Okulu aracılığıyla;
- Yaşamı bir armağan gibi algılar, sevgi ve saygının gerçek anlamını bilir, eylemleriyle, katma değerleriyle içinde bulunduğu ortamı güzelleştirir,
- Gerçek İNSAN olmaya ve yaşamaya niyet eden bireylerden oluşan bir ortam oluşturmayı hedefler,
- Kendi varoluşumuzu ve gerçek doğamızı anlamanın değerini ve önemini birbirimize hatırlatır,
- Farkındalık, duyarlılık, anlayış kazanmanın sürekli gelişen unsurlar olduğunu bize hatırlatır,
- Yaşamın anlamı üzerine ‘birlikte düşünmek’ ve bu konuda ‘cesaretli sorular sorarak yeni düşünce alanları’ (bir düşünürün dile getirdiği gibi “önemli olan çözümü değil, bilmeceyi kavramaktır”) oluşturmak için çalışır,
- Eğitimin, var olma ve değer katma sevdasındaki insanın içinde yaşadığı hayata ve kendine bakabileceği bir ayna olduğunu hatırlatır,
- Öğrenme ve gelişmenin yaşam yolculuğunun iki temel boyutu olduğunu, İNSAN’a, var oluşa, insanlığın kendini arama ve anlama serüvenine farklı ve bütünsel bakış açısı geliştirmenin değerli olduğunu bilir,
- Bireysel ve toplumsal gelişime hizmet eden ortamlar oluştururken, küçük de olsa katkıda bulunmanın önemli ve değerli oluğunun farkındadır.
Sanat Kültür Okulu, Bireysel ve Toplumsal gelişim farkındalığına hizmet etmek üzere;
İNSAN’ın içinde var olan sonsuz ve yaratıcı potansiyel(ler)inin farkına varabilmesi, gerçek değerini anlaması, ortaya çıkartıp ifade edebilmesi için varlık bilincinin yükselmesine destek olan ortam hazırlar, alan açar.
Sanat Kültürü Okulu Faaliyetleriyle;
Bireyin kendi kendine yarattığı ezberleri, zihinsel kalıpları ve öğrenilmiş çaresizliği görüp gerçek potansiyelini görebilmesi içib farkındalık yaratan ortamlar hazırlar.
Bilgelik Güneşi Derneği ve İnsanlık Güneşi Vakfı, vizyon, misyon ve hedefler için çalışırken Sanat Kültür Okulu aracılığıyla;
- YAZI: kısa ve özlü makaleler, şiirler, hikaye ve öyküler, masallar, sözler …
- SES: kısa sohbetler, müzik eşliğinde şiir, düz yazı ve benzeri sesli okumalar …
- GÖRÜNTÜ: Görsel kayıtlar (seminer, özel ve özgün sohbetler), küçük dramalar, gölge/ışık oyunları (yeni bir gölge oyunu üretmek), ‘şekillerle düşünme– düşünceyi şekletmek’ yaratıcı ürünleri, kısa film çekimleri, minyatiyatrolar vb…
- KİNESTETİK: kukla, oyuncaklar, kartlar, yeni oyunlar üretir.
Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’ün sözleri:
- “Yurtta Barış, Dünyada Barış”
- “Türklüğün unutulmuş büyük medeni niteliği ve büyük medeni kabiliyeti, bundan sonraki gelişmesi ile geleceğin yüksek medeniyet ufkunda yeni bir güneş gibi doğacaktır.”
- “Ulusların tüm amacını karşılıklı sevgisi oluşturacaktır. İnsanlığa yönelik düşünce eylemi er geç başarıya ulaşacaktır. O zaman Dünya yüzünden ezen ve ezilen sözcükleri kalkacak, insanlık kendisine yakışan bir toplumsal yapıya mazhar olacaktır. Bizim ulusumuz o zaman bu amaca ulaşan uluslar arasında öncülük etmiş olmakla gerçekten övünecektir.” Atatürk’ün düşünce yapısı, 1986, s.268
- “Dünya barışı içinde insanlığın gerçek mutluluğu ancak, bu Yüksek İdeal Yolcularının çoğalması ve başarılı olmasıyla mümkün olacaktır.”
- “Yurttaşların bir ulusun bireyleri olmaları bakımından ulusa, ulusun uygar insanların bir ailesi olması açısından bütün insanlığa karşı bir takım vazifeleri vardır.”
- “Kimi büyük yaratılışta olanlar vardır ki onlar yalnız bağlı oldukları topluma değil, bütün insanlığa karşı kalplerini ve ruhlarını aynı tutarlar.”
- “İnsanlığın hepsini bir vücud ve bir milleti bunun organı saymak gerekir. Bir vücudun parmağının ucundaki acıdan diğer bütün organlar etkilenir. İşte bu düşünüş, insanları, milletleri ve hükümetleri bencillikten kurtarır. Bencillik kişisel olsun, milli olsun daima kötü olarak kabul edilmelidir.” Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığı, Atatürkçülük 3. Kitap S.124, 125-1984
- “Bütün insanlar bir sosyal vücudun organlarıdır. Bu sebeple birbirine bağlıdır.” M.E.B Atatürkçülük 3.Kitap, S.124
- “Dünya birliğine doğru yürümektedir. İnsanlar arasında sınıf, derece, ahlak, giyim, dil gibi ölçü farkı gittikçe azalmaktadır. Tarih, yaşama kavgasının, ırk din, kültür, eğitim yabancılar arasında olduğunu gösterir. Birliğe doğru yürüyüş, barışa doğru da yürüyüş demektir.” MEB yayınları, Atatürkçülük, 3. kitap, s.116 / Medeni Bilgiler kitabı, Afet İnan
- “Dünyada İnsan diye yaşamak isteyenler, insan olmak vasıflarını ve kudretini kendilerinde görmelidirler. Bu uğurda her türlü fedakarlığa razı olmalıdırlar. Yoksa hiçbir medeni millet kendi sırasında ve safında görmek istemez.” MEB yayınları, Atatürkçülük, 3. kitap, s.83 / Medeni Bilgiler kitabı, Afet İnan
- “Önce bizim kendi benliğimize ve milletimize bu saygıya hissen, fikren, fiilen bütün davranış ve hareketlerimizle göstermemiz ve desteklememiz gerekir.” M.E.B. Atatürkçülük 3. Kitap S: 116